Yeni Makaleler

Organizasyon ve İnsan; Kim, Kim’i Yönetiyor?..

İşletme yönetimi  ve organizasyon alanında  yapılmış akademik veya uygulama  temelli çalışmalarda, organizasyonların insanlar tarafından belirli bir amacı gerçekleştirmeye yönelik olarak kurulan bir sosyal sistem olduğu, 

Karizma ve Dönüştürücü Liderlik Üzerine

Karizma eski Yunancadan gelmekte olup,  olağanüstü çekiciliği olan kişilere, liderlere   yandaşlarınca yakıştırılan büyüleyici güç ve yetenek  anlamındadır.  Başka bir deyişle  liderin çevresinde ve takipçilerinde  kendisi hakkında olumlu bir ilgi oluşturan, niteliği kolayca açıklanamayan büyüleyici psikolojik etki olarak da tanımlanabilir.

Bu özelliklere sahip kişiler de bilhassa zorlayıcı ekonomik, politik, sosyal kriz veya buhran ortamlarında, takipçilerinin beğeni, benimseme ve kabulü ile toplumun  halihazır değer yargıları, inanç ve düşünce yapılarında, davranış biçimlerinde bütünsel ve kavramsal dönüşümü sağlayabilen, dönüştürücü liderler olarak ortaya çıkmaktadır.

Liderlik literatüründe tartışılan hususlardan bir tanesi karizmanın dönüştürücü bir liderlik tarzı/türü olarak mı; yoksa dönüştürücü liderlik türünün önemli ve gerekli bir faktörü/unsuru olarak mı ele alınacağı hususudur.

Sosyal bilimcilerin bazıları bu iki tür liderliği öz itibarı ile denk kabul etmektedirler. Diğer bazıları ise bu iki liderliği birbirinden ayrı, ama örtüşen süreçler olarak kabul etmektedirler. Bu tartışmaların kaynaklandığı temel ise karizmatik ve dönüştürücü liderlik tarzlarının özellik, takipçiler, oluşum ve davranışlar itibarı ile büyük oranda benzeşmesidir.

Özellikler itibarı ile ele alındığında, karizmanın en önemli niteliği takipçiler tarafından liderle kişisel özdeşleşme algısı yaratması ve bunun kendilerine verdiği ilhamla liderin yönlendirme ve yönetmesini gönülden benimsemeleri ve kabullenmeleridir. Amaç-Yol Teorisi, GLOBE Küresel Liderlik ve Örgütsel davranış Etkililiği(Global Leadership and Organizational Behavior Effectiveness)  çalışmaları alanında çalışmaları ile tanınmış önde gelen araştırmacı Robert J. House  özdeşleşme algıları ile grup üyelerini yöneten ve yönlendiren liderliği, karizmatik liderlik olarak tanımlamıştır. Yani karizmatik liderliği bir liderlik tarzı olarak ele almış ve açıklamıştır.

Yine örgütsel davranış ve liderlik alanında önde gelen araştırmacı yazar Bernard M. Bass  ise, dönüştürücü liderlik çalışmalarında karizmayı liderliği oluşturan unsurlar arasında, etkileyici önemli ve gerekli bir nitelik olarak ele almıştır. Yazar karizmanın yarattığı etki ile dönüştürücü liderliğin önemli bir bileşeni olduğunu ileri sürmüş, ancak tek başına dönüştürücülük için yeterli olmadığını da belirtmiştir. Bass’a göre dönüştürücü liderlik sadece karizmatik etki ile oluşmamakta, ilham verici motivasyon, entelektüel uyarı ve bireysel ilgi ile pekiştiğinde ortaya çıkmaktadır. Yani Bass’a göre karizmatik liderliği bir tarz olarak dönüştürücü liderlikle eş ve denk tutmak doğru değildir.

Takipçileri üzerindeki etki itibarı ile ele alındığında, bir liderin dönüştürücü olmadan da karizmatik olabilmesi, veya etki yaratabilmesi mümkündür. Örneğin toplumların sosyal yaşamında çeşitli alanlarda öne çıkmış sevilen, sayılan, hayranlarınca izlenen karizma sahibi birçok kişi bulunmaktadır. Bu kişiler toplumun bir kısım üyeleri tarafından beğenilmekte, izlenmekte ama onları belirli bir amaç doğrultusunda yönlendirmemekte ve yönetmemektedirler. Başka bir deyişle karizma sadece beğenilme ve izlenmeyi sağlamaktadır.

Burada bir açılım yapmak istiyoruz. İzleme ve takip etmek kavramları her ne kadar birbirlerinin yerine kullanılsalar da liderlik çalışmalarında eşdeğer kavramlar olarak görülmemektedir. İzleme kavramı genellikle bireylerin bir kişi veya olayı pasif olarak seyretmeleri bağlamına vurgu yapılarak tanımlanmaktadır. Takip etme ise, seyretmenin ötesinde aktif olarak bireylerin kişi veya olayı benimseyerek peşinden gitmelerine vurgu yapılarak tanımlanmaktadır. Başka bir deyişle izleme pasif bir seyretmeyi içerir, takip etme ise seyretmenin ötesinde aktif bir eyleme(peşinden gitme) sahiptir.

Yukarıdaki açıklamalardan hareketle karizmatik kişiler çoğunlukla sıra dışı davranışlar, güçlü/farklı/aykırı bir görünüm ve imaj sergileyerek grup üyelerinin beğeni ve bağlılığını arttırarak kendilerinin  izlenmelerini sağlayan eylemlerde bulunur. Ama izleyiciler  karizmatik kişilerin gerçekleştirdiği eylemlerin peşinden gitmeyebilir.

Dönüştürücü liderler ise grup üyelerini, karizmatik etkinin yanında, ilham vererek, özendirerek, entelektüel uyarlarla ve bireysel ilgi göstererek onları bir amaç doğrultusunda yönetir ve yönlendirirler, eylemlerinin peşinde harekete geçmelerini  sağlarlar.

Takipçiler itibarı ile karizmatik ve dönüştürücü liderlik arasında diğer bir fark, grup üyelerinin liderlere verdikleri tepki ile ilgilidir. Karizmatik kişiler/liderler genellikle duygulara hitap eden uyarılarla bağımlı izleyiciler oluştururken, kendisini beğenmeyenleri de aşırı kutuplara taşır. Dönüştürücü liderler grup üyeleri tarafından beğenilmelerine rağmen çok heyecan verici ve olağanüstü bulunmazlar. Bu nedenle de onların takipçiler üzerinde ayrıştırıcı tepki yaratmaları olasılığı karizma sahibi liderlere göre daha düşüktür.

Liderlik oluşumu itibarı ile Bass dönüştürücü liderliğin her kurumda ve yönetim kademelerinde farklı koşullar ve durumlarda oluşabileceğini; karizmatik kişilerin lider olarak ortaya çıkabilmesinin ise daha çok zorlayıcı ve olağandışı durumlara bağlı olarak oluştuğunu ileri sürmektedir. Başka bir deyişle karizmatik liderler genellikle krizler ve zorlayıcı ortamlarda geleneksel değerler ve yönetim tarzlarının sorgulandığı zamanlarda ortaya çıkan yenilikçi ve yaratıcı kişilerdir.

Yazının başında belirtildiği gibi karizmatik ve dönüştürücü liderlik kavramları konusunda alan uzmanları arasında belirgin bir önkabul bulunmamaktadır. Bu nedenle her iki liderlik kavramının farklı açılımlarla daha somut açıklama ve tanımlamalara ihtiyacı bulunmaktadır.

Bu içeriği paylaşmak istermisiniz?

Facebook
Twitter
LinkedIn

Bu içeriği yorum yazmak istermisiniz?